Kamu şeflerinden maaş ve ek göstergeye ilişkin KPDK Başkanlığına açık mektup

Kamu şeflerinden maaş ve ek göstergeye ilişkin KPDK Başkanlığına açık mektup
Şeflerin Maaşları ( Özel Hizmet Tazminat Oranlarında oluşan mağduriyetler ve Ek Gösterge Oranları )'na ilişkin Kamu Personeli Danışma Kurulu Başkanlığına açık mektup.

KPDK Başkanı Sayın Bakanım ve saygı değer üyeler,

Evliyim, eşim emekli ve üniversite mezunu 2 evladım var. Oğlum Makine Mühendisi, özel sektörde çalışıyor. Kızım Yüksek Lisans yapıyor.1978 yılında S.S.K İzmir Bölge Müdürlüğü Hukuk Servisinde çalışmaya başladım. Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi Muhasebe Bölümünü 1979 yılında bitirdim. Aldığım eğitim dolayısıyla memuriyet hayatımda daha başarılı ve verimli olabileceğim düşüncesiyle 1984 yılında Ziraat Bankasına yatay geçiş yaptım. 2002 yılına kadar da Ziraat Bankasının çeşitli Şube ve birimlerinde görev yaptım. 2002 yılında Ziraat Bankası İzmir Şubesinde; maaş ve emekliğe esas derecem 1/4 1500  + Ek gösterge rakamım 2200 olup, 1. Derece Kadrolu Şef olarak çalışıyor iken Ziraat Bankası özelleştirme kapsamına alındı. Gönderilen sözleşmenin uygun olmaması nedeniyle sözleşmeyi imzalamadım. Önce Ziraat Bankası Genel Müdürlüğüne Şef, daha sonra da Devlet Personel Dairesi Başkanlığı havuzuna İFP Şef ve 05.08.2002 tarihinde ise T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İzmir III. Bölge Müdürlüğüne Şef olarak atandım. Genel İdari Hizmetler Sınıfına tabii olarak Şef unvanıyla halen bu kurumda görev yapmaktayım. Kadro derecem 3, maaş ve emekliğe esas derecem 1/4 1500  + Ek gösterge rakamım ise 2200‘dür.

Maaş ve emekliğe esas derecesi 1/4 1500 olan Fakülte mezunu Genel İdari Hizmetler Sınıfına tabii personelin Unvan durumunda bir değişiklik olmadığı ( İl Müdürü, Bölge Müdürü veya daha üst unvanlarda bir kadroya atanmadığı) surece ek gösterge rakamı 2200 den fazla olamayacağı zatıâlinizin de malumudur. Bu durum diğer hizmet sınıflarında ise oldukça farklılıklar göstermektedir. Örneğin; Teknik Hizmetler sınıfında bir Mühendis, Başmühendis veya Müdür unvanı almasa bile 1/4 ne geldiğinde ek gösterge rakamı 3600, Sağlık Hizmetlerinde bir Doktor, Profesör, Dekan veya Müdür unvanı almasa bile 1/4 geldiğinde ek gösterge rakamı 3600 ve Hemşire olarak görev yapan birisinin de 1/4 de ek gösterge rakamı 3000‘dür. Eğitim Hizmetleri sınıfında görev yapan öğretmenler için de 1/4 de ek gösterge rakamı 3000’dür.

Şefler; Kanun, yönetmelik, yönerge, genelge ve tüzüklerin birimlerince yetkisi dahilinde en doğru şekilde uygulayan, Kurum iş ve işleyişleriyle ilgili sorunlarını yasal mevzuatlar çerçevesinde çözüp, sonuçlandıran; yeri geldiğinde memurun işini bizzat yapan, gerek kendisine bağlı memurlara analık-babalık yapan, gerekse vatandaş odaklı hizmet anlayışı gereği inisiyatif almaktan kaçmayan ideal memur anlayışıyla mesai gözetmeden çalışan yönetici grubundaki çalışanlardır. Şefler; mağduriyetlerini kurumsal hizmetin verilmesi noktasında bir engel olarak görmeden olabildiğince verimli olma gayreti içerisinde olan, kendisini her geçen gün yenileyen ve yenilemek zorunda hissederek görevlerini sürdüren çalışanlardır. Şefler; kurum işleyişinde, sofra hazırlayıcı konumunda olup yemeği pişirip, ilgililere sadece yemeği tatma işini bırakan kurumların temel taşları ve misyonlarının gerçek takipçisi konumundadırlar. Şefler kurumların işleyişinde en fazla deneyime ve hafızaya sahip olan, kurumsal misyon ve vizyonun tamamlanması noktasında da ayrıca emeği ve çabası olan “yönetici” çalışanlardır.

Şeflerin bir üst kadrosunda veya bir alt kadrosunda çalışanlar ile aralarındaki maaş ve ücret farklılığı da gün geçtikçe şeflerin aleyhine gelişmektedir. Şefler, GİHS’ da yönetici kadrosu olarak görülmesine rağmen hiyerarşide bir üstü konumunda olan Şube müdürlerinden 1200-1500 TL daha az ücret alırken, maiyeti altında olan Çözümleyici, Programcı, Araştırma Görevlisi, Sayman, Tekniker ve Uzman gibi bazı unvanlardan 100 ile 1000 TL arasında daha az ücret almaktadır. Daha alt kadromuzda bulunan V.H.İ. veya Memur kadrosunda olan personelle de aramızdaki maaş farkımız ise 50-150 TL arasındadır.

Ayrıca, Kamuda görev yapan şeflerin özel hizmet tazminatlarında şu şekilde farklılıklar oluşmuş ve biz şefleri hem maddi hem de manevi yönden mağdur etmiştir. Şöyle ki; 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 11/10/2011 tarihinde 666/S.K.H.K. yayınlanmıştır. Söz Konusu 666 S.K.H.K. İle aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa göre almakta olan personele, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (II) sayılı Cetvele dâhil pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli personele, subay, sözleşmeli subay, astsubay, sözleşmeli astsubay, sözleşmeli subay ve astsubay adayları ile uzman jandarma ve uzman erbaşlara, mali haklar kapsamında yapılan her türlü ödemeler dâhil almakta oldukları toplam ödeme tutarı dikkate alınmak suretiyle en yüksek Devlet memuru aylığına (ek gösterge dâhil), ekli (I) sayılı Cetvelde yer alan kadro ve görev unvanlarına karşılık gelen oranların uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda ek ödeme yapılır denilerek; aynı veya benzer kadro ve görevlerde bulunan personel arasında ücret dengesi sağlanmak amaçlanmıştır. Ancak; Resmi Gazete de 05.05.2006 tarih ve 26159 sayı ile yayımlanan, “ Devlet Memurlarına Ödenecek Zam Ve Tazminatlara İlişkin Bakanlar Kurulu Kararının Ek- II Sayılı Cetvelin, Özel Hizmet Tazminatlarıyla ilgili Grup-16 başlıklı 3.Sırasında yer alan Şef ve Amir ünvanlı çalışanların Özel Hizmet Tazminat oranı 60 (altmış) iken, aynı kararın III Sayılı Cetvelin Adalet Hizmetleri Tazminatları başlıklı 1.Fıkranın (d ) bendi yer alan Şef, Uzman, Programcı ve çözümleyici unvanlarında görev yapan çalışanların Özel Hizmet tazminatı 110 (Yüzon) olarak belirlenmiştir. 666 S.K.H.K. ile her ne kadar aynı ve benzer işi yapan çalışanlar arasında ücret dengesizliği giderilmek istenmiş ise de, aynı işi yapan şefler arasında Özel Hizmet Tazminatından kaynaklı bu fark unutulmuş ve hâlihazırda da yeni bir düzenleme ise yapılmamıştır. Özel Hizmet Tazminatından kaynaklı Şefler arasındaki bu ücret farkı, Anayasamızın Ücrette Adalet Sağlanması Başlıklı 55. Maddesinde ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır hükmüne ve aynı veya benzer kadro ve görevlerde bulunan personeller arasında ücret adaletsizliği oluşturmasından dolayı 666 S.K.H.K.’nin amacına aykırılıklar teşkil ettiği görülmektedir.

Bu nedenle; Şeflerin özel Hizmet tazminatları; % 60’dan %110 çıkartılarak Adalet Hizmetlerinde görev yapan şeflerin Özel Hizmet Tazminatlarıyla eşitlenmeli, şeflerin Denge Tazminat oranlarında bir iyileştirilmeye gidilerek hiyerarşik yapıdaki (ast ve üstlerle olan) ücret dengeleri sağlanmalıdır. Şeflerin “ek gösterge oranları”, öğrenim düzeylerine ve derecelerine göre kamuda görev yapan diğer unvanlarla da eşitlenmesi gerekmektedir.  Kamuda Şube Müdürü üstü bürokratlar ile öğretim görevlileri, Doktorlar, Sağlık il ve ilçe müdürleri, Hâkimler, Savcılar, Polisler ve İmamlar vb. Kadroların özlük ve mali haklarında iyileştirmelere gidilirken başta şefler olmak üzere, memur, hizmetli gibi alt gelir seviyesindeki kamu çalışanları ihmal edilmiştir. Hiyerarşik ücretler arasında ciddi uçurumlar oluşmuştur. Kamuda ücret adaleti öncelikle Hiyerarşik ücret adaletinin sağlanmasıyla mümkün olacaktır.

MHP tarafından TBMM Başkanlığına sunulan Kanun teklifinin; ücretler arası gelir makasının azalmasını sağlayan adil bir uygulama olması beklenirken, gelir dağılımında daha da fazla uçurumlar yaratacak bir düzenleme olduğu görülmektedir. Kime göre? Neye göre? 3600 ek gösterge verilecek? Sorusunu kendimize sorduğumuzda, yanıtını bulmakta zorlanmaktayız. Şayet yönetim kademesinde olanlara yönelik bir düzenleme ise imamlar, öğretmenler, polisler bu yönetim kriterinin neresinde bulunmaktadır? Daire Başkanı, Fakülte Sekreteri, Şube Müdürü yönetim kademelerinden sayılmış, Şefler buna dâhil edilmemiş ise; 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Bakanlıkların kuruluş ve teşkilat yapılanmasına ilişkin düzenleme de il ve ilçe hiyerarşik yapılanmasında yer alan ve hiyerarşik yönetim kademesinde kabul edilen şefler neden MHP tarafından göz ardı edilmiştir? Yok, öğrenim durumlarına göre yapılmış bir Kanun teklifi ise bundan yararlanamayan yüksek lisans mezunu bir memur ile yararlanacak olan Lise mezunu bir İmam veya Polis arasındaki öğrenim farkının açıklamasını nasıl yapacağız? Yine iş riskine göre ve yoğunluğuna göre bir düzenleme olacak ise İmam ile Şef, Memur, Hizmetli arasındaki iş yükü ve iş riski nasıl mukayese edilebilecektir? Şube Müdürünün 2200 olan ek göstergesini 4400 ek göstergeye yükseltilip, % 100 artış sağlanırken MHP’ ce neye dayanılarak 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde hiyerarşik yönetim kademesinde kabul edilen Şefler (ve çıkan Kararname) yok sayılmış Şeflerin ek gösterge oranları belirlenmemiştir.

KPDK Başkanı Sayın Bakanım ve saygı değer üyeler, T. B. M. Meclisine sunulan ve adını koymakta zorlandığımız bu teklif eğer bu şekli ile çıkarsa kamu çalışanları arasında huzursuzluk yaratmaktan öteye geçmeyecektir. Genel İdari Hizmetler Sınıfına tabii olan ve hiyerarşik yönetim kademesinde Yönetici olarak kabul edilen biz Şeflerin; Özel Hizmet Tazminatı, Ek gösterge ve maaş bakımından içinde bulunduğumuz mağduriyetlerimizi yukarıda yaptığım açıklamalar da anlatmaya çalışmış bulunmaktayım. Kamu Personeli ile ilgili yeni çıkacak olan bir kanunda; yukarıda izahta bulunduğum bu konuların da dikkate alınması ve biz Şeflerin de mağduriyetlerinin giderilmesi hususunda yardımlarınızı esirgemeyeceğinizi umut ederek durumumuzu bilgilerinize saygılarımla arz ederim. 05.12.2018

(Ekte gönderdiğim dosyalarda görüldüğü gibi en az maaşı "Diğer Kurumlar Şefleri" olarak bizler almaktayız)

Sedat ÖLEK

Kamubiz.com ÖZEL

FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TWİTTER'DAN TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
5 Yorum