'Adınızı kamu çalışanları buçuk-sen koydu'

AYNAYA BAK

Malum-Sene Döner sermayenin kendi yetkili oldukları dönemde nasıl eridiğini gösteren paylaşımlarıyla “SAĞLIK ÇALIŞANLARI BİZ NELER YAPTIK GÖRÜN” dedikleri için teşekkür etmiştim. Çok alınmışlar internet sitesinden “kazanım sağlayan biz boş konuşan siz” diye nerden tutsan elde kalan bir sözüm ona bir yazı yayınlamışlar.

EDEP YAHU

Yazınızda hiç utanmadan en hafif tabiriyle şerefsizce bizi darbecilere ev sahipliği yapmak ile suçlamışsınız. Müddei isnadını ispat etmek ile mükelleftir.İspat edemeyen en hafif ifade ile müfteridir.

28 şubatta biz meydanlarda kesintisiz demokrasi derken siz deliklere saklanıyordunuz.

Hatırlatırım, bize sizinle birlikte o iftirayı atanlar darbeye kalkıştılar. Bu ülkede darbeyi yapmaya çalışanların kim olduğunu ve onlarla kol kola olanları herkes çok iyi biliyor. Saklanamazsınız .

Sizde onlarla zamanında sarmaş dolaştınız. Sendikalarınız nikah kıyıp birleşti. Toplantılarına katıldınız, Övgüler dizdiniz.

17/25 Aralıktan sonra bile Çocuklarınızı okullarından almadınız. Maklube sofralarına kaşık sallayanlar kimlerdi kamuoyu onları çok ama çok iyi biliyor.
Biz açılıma ihanet süreci derken siz hayvanlar bile anladı, bunlar anlamadı dediniz. Kahramanlar can verdi. Nelere bulaştınız nelere yazmakla son bulmaz.
Necip Fazıl’ın dediği gibi Armut deyip geçmeyin, onun ilk hecesi çoğu kişide yoktur!

Mekanı cennet olsun Hemşerim Abdurrahim Karakoç’un dizeleri aklıma geldi:
“Zillette süvari, şerefte yaya,
Gidecek gönlünce yıldıza, aya.
Semtine basmamış ar, namus, haya,
Utanmaz suratlar bizi ne bilsin”

Türkiye Kamu-Seni ve mensuplarını değil darbe devletimizin aleyhine olacak bir safsata ile isnat edenleri aynaya bakmaya davet ediyorum.

Toplu sözleşmedeki duruşunuza şahidiz. Öğlen yüzde 5 zam olmazsa imza atmayız deyip akşam buçuk zamma imza atıp kazanım diye çığırtkanlık yaptınız. Adınızı kamu çalışanları buçuk-sen koydu.

Her sene bakan gelecek müjde verecek diye söylediniz broşürler bastırdınız.Hep fos çıktı, adınız Müjde-sen oldu.
Promosyonda Tüm Türkiye’deki hastanelerde çalışanlar için; 5 yıl süreyle yıllık kişi başı 475,00-TL’ye imza attınız. Bu da tarihe en kötü promosyon anlaşması olarak geçti.

5 yıla bir verilen yıpranma payı sözü sizin döneminizde 9 yıla 1 yıl olarak gerçekleştirildi. Verilen sözün bile takipçisi olamadınız adınız GÜVENİLMEZ-SEN oldu

Yazınızda kazanım olarak ifade ettikleriniz ve çalışanın cebine giren arasındaki uyumsuzluğu tüm çalışanlar biliyor ama maalesef siz BİLMEZ-SEN olmuşsunuz.

Yazınıza baktım döner sermayenin bu hale gelmesinden biz sorumlu değiliz dememişsiniz yani herşeyi kabul etmişsiniz.
Biz sözleşmeli çalışma kabul edilemez diye şubatın ayazında bile eylemler yaparak haklı taleplerin sesi olurken siz sadece umudunuzu hükümetin açıklamalarına bırakıp “Biz istedik Başbakanımız verdi” diye afişler yapıp kendinize mal etmeye kalktınız.

Sendikacılıkta tek gerçeği Genel Başkanımız Önder Kahveci’nin ağzından haykıralım: “Hak verilmez...Alınır...
Sendikaların er meydanı alanlardır ve alanlara ancak yüreği yetenler inebilir.”

Mustafa Köse
Türk Sağlık Sen Genel Başkan Yardımcısı

FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TWİTTER'DAN TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ