Talip Geylan Memur Paketinin Ayrıntılarını Anlattı

Talip Geylan Memur Paketinin Ayrıntılarını Anlattı
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Kocakaplan ile birlikte 7-8 Şubat 2020 tarihleri arasında Bartın ve Zonguldak’ta ziyaret ve istişarelerde bulundu. Bartın Şubesinin düzenlediği programda işyeri ve ilçe temsilcilerimizle bir araya geldi. Programda konuşan Genel Başkan Geylan, Türkiye Kamu-Sen olarak Hükümetten bir memur paketi hazırlanmasını istediklerini belirtti.

Geylan bu paketin içinde;  

- Bütün ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması,

- Tüm kamu çalışanlarının ek göstergelerinin artırılması ve ek göstergeden yararlanamayan yardımcı hizmetler sınıfının ek göstergeden yararlanmasının sağlanması,

- Aynı işi yapan kamu çalışanlarının farklı statülerde istihdam edilmesine son verilerek, tüm sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi,

- Ehliyet ve liyakate dayalı adil bir yönetici atama sistemi ihdas edilmesi, yıllardır kul hakkı yemenin, ötekileştirmenin bir aracı olarak kullanılan ve kamusal hayatta huzuru da katleden mülakat uygulamasının tamamen kaldırılması,

- Vergi dilimlerinin matrahının yüzde 15’e sabitlenmesi, bu şekilde yılın ikinci 6 ayında memur maaşlarının kuş olup uçmaması,

- Yardımcı hizmetler sınıfının öğrenim durumlarına göre bir defaya mahsus olmak üzere sınavsız genel idari hizmetler sınıfına geçirilmesi,

- İşçiler ile işçi ve memur emeklilerinde olduğu gibi görevi başında olan kamu çalışanlarına da dini bayramlarda ikramiye verilmesi gibi hususların yer almasını talep etti.

Geylan, tüm bu hususların yer aldığı paketin Meclis’e getirilmesini ve bu kez de vekillerin ellerinin memur lehine kalkmasını istedi.

Öğretmenlere teşvik uygulaması getirilmelidir. 

Öğretmenlere teşvik uygulaması getirilmesi gerektiğini de söyleyen Geylan, elverişsiz koşulların hâkim olduğu bölgelerdeki öğretmen açığını gidermenin yolunun öğretmeni esir etmek değil, teşvik etmek olduğunu bildirdi. Geylan, “Teşvik uygulaması ile öğretmenlerin gönüllü çalışmasını sağlayarak hem mahrumiyet bölgelerindeki öğretmen açığını giderebilir hem de sözleşmeli öğretmenlerimizi ailelerine kavuşturabilirsiniz.” dedi.  Genel Başkan ayrıca tüm öğretmenlerin KPSS puan üstünlüğüne göre ve sadece kadrolu olarak atanması gerektiğini de belirtti.  

Çete yapılanmalarına müsaade edilmemelidir.

Adil yönetici atama sisteminin önemine dikkat çeken Geylan, proje okullarında yönetici atamalarının liyakate göre yapılmadığını ifade etti. Geylan şunları kaydetti: “27 Eylül tarihinde 9 bini okul müdürü olmak üzere 20 bin yönetici sisteme girdi. Bu süreçte Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk sayesinde mülakatlarda adaylara yazılı sınav puanı verildi. Bu, sendikamızın yıllardır talep ettiği bir husus idi. Tavrından dolayı Sayın Ziya Selçuk’a bir kez daha teşekkür ediyorum. Ancak Milli Eğitim Bakanı Sayın Selçuk aynı tutumu proje okullarında sürdüremedi. Bakınız; şubelerimiz aracılığıyla proje okullarındaki yöneticilerin sendikal dağılımını araştırdık. Buna göre; proje okullarına yapılan atamalarda 940 müdürün 829’unun bir sendikanın üyesi olduğu ortaya çıktı. Yönetici Atama Yönetmeliği’nde sınav puanı esası getirenler neden aynı başarıyı proje okullarında sağlayamadı? Kaldı ki proje okulları sınav ile öğrenci alan okullardır. Başarılı öğrencilerin okuduğu bu okullarda liyakat esasına göre değil de yandaşlık esasına göre atanmış yöneticilerin iş başında bulunması kabul edilemez bir durumdur. MEB taşra teşkilatının önemli bir çoğunluğu adeta çetelerin tahakkümü altındadır. Dolayısıyla söz konusu çeteler istediği kişilerin bu okullara yönetici olarak atanmasını sağlayabilmektedir.  Oysa il milli eğitim müdürlüğü, ilçe milli eğitim müdürlüğü makamları, devletin o makamlarda bulunanlara bir emanetidir. Bu makamları işgal edenler aynı zamanda o makamların itibarını korumakla da mükelleftir. Eğer bunu beceremiyorlarsa, yapacakları tek şey erdemli bir tutum sergileyerek, istifa etmektir. Güzel ülkemizi 15 Temmuz felaketine sürükleyen nedenlerin başında, kamusal alanın mensubiyetler üzerinden tanzim edilmiş olması gelmiyor muydu? Artık yeni 15 Temmuzlar yaşama lüksümüz yok. Bu nedenle çete yapılanmalarına ve bunların müdahalelerine asla izin verilmemeli ve proje okulları mutlaka MEB Yönetici Atama Yönetmeliği’ne tabi olmalıdır.”

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun kazanılmış haklarımızın baki kalması kaydıyla bir an önce çıkarılmasını istiyoruz.

Öğretmenlik Meslek Kanununun çıkarılmasını isteyen Geylan, “Öğretmenlerin itibarını artıracak, statüsünü sağlam bir zemin üzerine kavuşturacak bir meslek kanununun çıkarılmasını destekliyoruz. Tabi mevcut kazanılmış haklarımızın baki kalması kaydıyla.” dedi.

Eğitim çalışanlarına şiddeti önlemek için sendikamızın hazırladığı teklife destek verilmelidir.

Eğitim çalışanlarına yönelik şiddete değinen Geylan, öğretmenliğin her önüne gelenin hakaret ve darp edebileceği bir meslek grubu haline geldiğine dikkat çekti. “Bana bir harf öğretenin kırık yıl kölesi olurum’ diyen bir medeniyetin çocukları iken, muteber bir tutumla öğretmene yaklaşan bir toplum iken ne zaman ve nasıl bu duruma geldik?” diye sordu.

Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet konusunda toplumun duyarlı olmasını isteyen Geylan, “Öğretmene verdiğiniz değer aslında kendi çocuğunuza verdiğiniz kıymettir. Dolayısıyla eğitim çalışanlarına sahip çıkın” dedi. Geylan Türk Eğitim-Sen’in eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önlemek için hazırladığı kanun teklifine tüm siyasi partilerin destek vermesini istedi.

FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TWİTTER'DAN TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
9 Yorum