Memur-Sen'in toplu sözleşmeye attığı imza yüzünden binlerce öğretmen artırımlı ek ders alamıyor

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarda mesai usulü çalışan tüm öğretmen ve idarecilerin artırımlı ek ders almaları için açmış olduğumuz 30’dan fazla davayı kazandık. Kazandığımız davalar ile Milli Eğitim Bakanlığına başvurularak mevzuat değişikliği yapılıp; artırımlı ek ders ödemesi yapılmayan ve bu şekilde mağdur edilen binlerce öğretmenimiz için mevzuat değişikliği talep edilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığından gelen cevapta ise “Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2022 ve 2023 yıllarını kapsayan 6. Dönem Toplu Sözleşmenin Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme bölümünün ‘Lisansüstü öğrenim gören öğretmenlere ilave ek ders ücreti’ başlıklı 8'inci maddesinde; "(1) Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden yüksek lisans ve doktora yapmış olanlara, fiilen girdikleri dersler için ödenecek ek ders ücretleri sırasıyla %7 ve %20 artırımlı ödenir." hükmüne yer verilmiştir. Hükümde net olarak belirtildiği gibi söz konusu artırımlı ödeme, fiilen girilen dersler bakımından öngörülmüştür.”cevabı tarafımıza iletilmiştir.

Genel Başkan Oğuz ÖZAT konu ile ilgili açıklamalarda bulunarak “Memurların ve öğretmenlerin haklarını savunmak için yetki almış Memur-Sen ve konfederasyonun Eğitim hizmet koluna bakan Eğitim-Bir-Sen, kazanım olarak sundukları ve Toplu Sözleşmede imza attıkları bu madde ile on binlerce öğretmenin hakkı olan ek ders ödemesinin alınmasına engel olmuş ve birçok kişiyi mağdur etmiştir. Eğitim Gücü Sendikası olarak üyelerimiz adına açtığımız tüm davaları kazanmakta ve hakları olan ek derslerin ödenmesini sağlamaktayız. Bizler eğitim sendikasıyız, sadece üyelerimizi değil tüm eğitim çalışanlarını düşünür onlar için mücadele ederiz. Benzer mağduriyetteki tüm öğretmen ve idarecilerimizin hakkı olan ek dersi almak için gerekli başvuruları yaptığımızda da karşımıza yetkili sendikanın Toplu Sözleşme imzası çıkmaktadır. Bu aynı zamanda kamu zararıdır. Yalnızca bizim açmış olduğumuz 30’dan fazla kazanılan ve halen devam etmekte olan onlarca davamız bulunmakta ve bu davaların devletimize maliyeti dava başı minimum 10.500 TL olmaktadır. Bu şekilde mağdur olan on binlerce öğretmen ve idareciye yalnızca dava yolu gözükmektedir. Açlık sınırında maaşlara mecbur edilen öğretmenler hakkı olan ek dersi alabilmek için bir de dava ücreti mi ödemeye mecbur edilecektir? Eğitim Gücü Sendikası olarak biz üyelerimizin tüm dava masraflarını karşılıyoruz ya diğer öğretmen ve idareciler? Yüksek lisans ve Doktorasını tamamlamış ve %7 ve %20 artırımlı ek ders alması gereken binlerce öğretmen yıllardır hakkı olan ücreti alamamaktadır. Bu mağduriyetin kaynağının yetkili sendika olması üzüntü vericidir. Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatı değiştirmek istese de Toplu Sözleşme maddesi yüzünden değişiklik yapamamakta ciddi bir kamu zararı oluşmaktadır. Eğitim gücü sendikası hukuki mücadelesini sonuna kadar sürdürecek ve tüm öğretmenlerimizin haklarını alabilmesi için çalışmalarına devam edecektir.” dedi.