Şeker Bayramı mı, Şükür Bayramı mı?

“Bayram”ın, Türk Dil Kurumu sözlüğünde ve diğer birçok kaynaktaki ortak anlamı “sevinç, neşe, eğlence” dir. Kaşgarlı Mahmud’un Divanü Lügat’it Türk adlı eserinde de “bayram” sözcüğü aynı anlamda verilmiştir. Kaşgarlı Mahmud, sözcüğün aslının “bedhrem” olduğunu, bu sözcüğü Oğuzların “beyrem” şekline çevirdiklerini belirtir.
Kur'an - Kerim'de adı geçen ve değerine vurgu yapılan yegâne ay olan ramazan ayı  ( Bakara 185) ile ilgili olarak ramazan ayının fazileti ile ilgili Hz Peygamberden nakledilen, çok sayıda rivayet yer almaktadır. Bu rivayetlerden birisinde şöyle buyurulmaktadır; "İnanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek ramazan orucunu tutan kişinin geçmiş günahları bağışlanır. "(Buhari, Savm 5, Müslim Sıyâm 1)

“Ramazan Bayramı” nın adı hakkında Osmanlı dönemine kadar uzanan tartışmalar hepinizin malumudur. Arapça orijinal ismi, "العيد الفطر el-'ıydu'l-fıtr" yani "Fıtr Bayramı" olan bu bayram ülkemizde yaygın biçimde, “Ramazân Bayramı”,  “Şeker Bayramı” , “Şükür Bayramı” olarak kutlana gelmiştir.
"Fıtr", yaratmak, yarmak, kesmek, ikiye ayırmak gibi ma'nâlara gelen "fatr" kökünden gelir. Orucu açmak ma'nâsına gelen iftar da aynı kökten türemiştir. Bayramın gelişi ile birlikte müminler oruca son verip, bayram neş'esi ile yiyip içmeye başladıkları için fıtr bayramı denilmiştir.
Osmanlı döneminde, bugün de olduğu gibi Ramazan nihayete erince dinî mükellefiyetlerini yani oruç tutma vazifelerini ifa edebilenler, görevlerini yerine getirmenin verdiği mutlulukla  “Allah’a şükürler olsun, oruç ve diğer ibadetlerimizi yerine getirdik ve mübarek bir Ramazan ayını daha hayırlısı ile idrâk ettik” diyerek şükürlerinin ifade ederlerdi. İfadede geçen “şükür” kelimesi zamanla bayramın da ismi olduğu ve böylece Ramazan Bayramı’na asırlarca “Şükür Bayramı” denildiği rivayetler arasındadır.
Osmanlı Türkçesinde, “Şükür” ve “şeker” kelimeleri eski harflerle aynı şekilde yani  “شكر”  “şın-kef-rı” ile yazılırlar. Metinde geçen kelimenin “şükür” mü yoksa “şeker” mi olduğu sözün gelişinden anlaşılır ve metinde geçen kelime cümledeki durumuna göre nasıl gerekiyorsa öyle okunur.
Bazı münevverlere göre, halkın genelde “Şükür Bayramı” dediği “ıyd-i fıtr”ın, zamanla “Şeker Bayramı” hâlini almasının bir sebebinin de bu yanlış okuma olduğu söylenebilir. Asırlar boyunca doğru şekilde, yani “şükür” diye okunan “شكر”  kelime sonraları bu hatâ neticesinde “şeker”  olarak okunmaya başlamasıyla zamanla bayramın ismi de “Şeker Bayramı” olarak anılmaya başlamıştır. Özellikle Cumhuriyetten sonra, bayram ziyaretine gelen çocuklara şeker ikram edildiği için böyle bir isim aldığını söyleyenler de olmuştur.
Her ne kadar, Osmanlı Türkçesinde, “Şükür” ve “şeker” kelimeleri nin yazılışı “شكر” aynı olsa da, okuma yazma bilenlerin oranlarının çok düşük olduğu o dönemlerde, sadece kelimenin “yanlış okunması” neticesinde “Şeker Bayramı” isimlendirmesinin yapıldığı ve yaygınlaştığı teorisi oldukça zayıf bir ihtimaldir. 
Ramazan ayında bir ay boyunca oruç tutulması sonucunda, ramazan sonundaki bayrama “Ramazan Bayramı”, ya da “sağlık ve sıhhat içerisinde Ramazan ayına ulaşılarak oruç ibadeti ifa edile bilindiği için “Şükür Bayramı” denilmesi anlaşılır bir durumdur. Ancak “Şeker Bayramı” olarak adlandırmanın makul,mantıki,dini,bilimsel hiçbir  bir mesnedi bulunmamaktadır.
“Ramazan /Şükür/Fıtr  Bayramı “ isimlendirmelerinde,  kur’an, oruç, din, ibadet, günah, sevap, huzur,iman, emirlere riayet vb. dini muhteviyat ve  derinlikler mevcuttur.   "Şeker Bayramı"  ifadesi, bilerek yada bilmeyerek onu bu hakikî/deruni/dini/inançsal manasından saptırmakta, Ramazan Bayramını adeta şeker, çikolata, tatlı, eğlence vb. basitlik ve hafiflik manalarına indirgemektedir. Bilinçli bir şekilde “Şeker Bayramı” demekte ısrar edenler, kendileri için oruçsuz, kur’ansız, zikirsiz, duasız, ibadetsiz geçen Ramazan ayının manevi atmosferinden kaçınma/kurtulma! çabası içerisindedirler. Bu bayram dini bir bayramdır. “Şeker Bayramı”  kullanımı asla doğru değildir. Ülkemizde asırlardır en yaygın biçimde kullanılan “Ramazan Bayramı” kullanımı hem dini hem de kültürel açıdan en doğru isimlendirme olduğu söylenebilir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Şeref ŞEN Arşivi