Nefsine kanmak ya da nefsine uymak kötü yola sürüklenmek gibidir. Allah bizleri bu dünya da sınamıştır, imtihana çevirmiştir. Bizler nefsimizin dediğini yaparsak yani içimizdeki sesi dinlersek düşüncelerimizden güvencemiz yok olmuş olur. Bu da bizim başarılarımızı kötü yola götürür. Anneler, babalar çocuklarına daha dikkatli bakmalılar. Onlara sahip çıkmak bu zamanda tam doğru bir düşüncedir. Nedeni ise çocuklar içindeki sesi dinliyorlar, özellikler daha olgun çağa gelmemiş birşeylerden haberi olmayan çocuklar bunlar kendilerine, içindeki seslere göre hareket ederler.

Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:

(Şu üç şey insanı felakete sürükler: Hasislik, nefse uymak, kendini beğenmek.) [Ebu Nasr, Hakim-i Tirmizi]

Bu nedenlikle öğrencilerimiz, okullarda veya arkadaş çevrelerinde uyumsuz davranışlar sergiliyorlar. Aileler şimdiden çocuklarının nefslerine kanmamalarına alıştırmaları lazım. Onlar uymazlarsa ben akllıyım, düşünceliyim derlerse kendi kendilerine işte o zaman başarıya varırlar. İçindeki kötü davranışları akıllarından silmiş ve bir daha hatırlatmamak, bağımlı olmamak amacıyla fikirlerini kullanmış olurlar.

Nefsine uymak ayrıca karın doyurmaz. Haram niyetine girer. Dediğim gibi uymamak için ne yapmalıyız nasıl bu bağımlılıktan kurtulabiliriz diyorsanız? o zaman isteğiniz daha çok arttığında kitap okuyun, boş işlerle uğraşmayın dediğim gibi nefsine uyma başarılı ol, böyle olmak içinde arkasında ne var? bilgi var tabi. Bilgi nerden geliyor okumaktan. İşte hepsi birbirine kalkan oluşturuyor.

Nefsimize zor gelse de, dinimizin emirlerini yapmaya çalışmak gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Nefsini hor gören dinine değer verir, nefsini aziz gören dinini horlamış olur. Dinin ise aziz olması gerekir. Nefsini besleyen dinini zayıflatmış, dinini besleyen, dinini de nefsini de beslemiş olur.) [Ebu Nuaym